Kayıtlar

Nisan, 2014 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Güzel

Resim
Kadın vurmuş maltıza tencereyi  Fasulye pişiriyordu  Adam düşünüyordu  Altmış beş fasulye diyordu  Yirmi beş de soğan  Doksan  İki yüz de yağ  Etti mi sana iki yüz doksan  Yaaa  Adam düşünüyordu  Bir kundura almalı diyordu  Hayrı kalmadı bunların  Su alıyor bunlar diyordu Nasıl etsem diyordu  Çocuk zıpzıp oynuyordu  Kedi sıçan tutuyordu  Kedinin tuttuğu sıçan  Ecel terleri döküyordu  Fasulyeler helme döküyordu  Çocuğun zıpzıpları  Kilimin sarısından mavisine  Mavisinden alına geçiyordu  Adamların kafasından hayaller geçiyordu  Kiminin han hamam geçiyordu  Soğan ekmek kiminin  Gökten bulutlar geçiyordu  Gök mavisi titriyordu bulutların ötesinde  Güzel güzel Oktay Rifat

Seher Vakti

Resim
Nasıl bir yorum, nasıl bir ses... Dinle dinle nağmelerde kaybol şarkılarından...

Last Forever...

Resim
Efendim malum uzun soluklu "How I met your mother" dizisi sona erdi... Seyircilerin bir kısmını pek memnun etmeyen bir sonla veda etti. Aslında bence tam da hayatta olduğu gibiydi her şey, tam beceremedim çevirisini sanırım. Kısaca, lifelike... İlk kez üniversite birinci sınıfta bir hocamız izletmişti bir bölüm. Fonetik dersinde bir ses olayını anlatmak içindi galiba. Az değil dokuz yıllık dizi nihayetinde... Herkese vay be o kadar zaman oldu mu yahu dedirtip bir de ufaktan kişisel geçmişi yad ettirdi finalinin gelip çatmasıyla. Velhasıl eğlenceli, kararsız, duygusal, sevgi dolu beş karakteri izlemek güzeldi. Ayrıca dizinin yaratıcılarının hikayeyi böyle ince ince ve güzelce kurgulamış olması da takdire şayan. Hem merak ettirdiler hem şaşırttılar hem güldürdüler hem de benim gibi sulu gözlüler için bayağı ağlattılar diyebiliriz:) Bir de şarkılar var tabi ki dinlerken inanılmaz keyif aldığım. En başta da "save it for a rainy day" geliyor. Sonra da playlistte ne