Biraz kitap biraz müzik

Okuduklarım, izlediklerim ve dinlediklerim oldukça karışık bir süredir. Bir solukta okuduklarım, dinleye dinleye bıkmadıklarım derken bakalım hangileri ne gibi izler bırakmış... Öncelikle Uygar Şirin geliyor aklıma. Egoist okurda sayesinde iki kitabını okudum Anne Tut Elimi ve Karışık Kaset. Anne Tut Elimi beni sürükledi kelimenin tam anlamıyla biraz da gerildim ama okumaya değer konuşmayan Ceren'in hikayesi. Tam da şöyle başlar: 
Ben konuşsaydım, size konuşmanın nasıl bir şey olduğunu anlatırdım. Ben konuşmayı hep bir şeylere benzetirim. Konuşmak, pazar sabahı altı buçukta uyandıktan sonra, o günü pazartesi sandığınız için kalkıp okula gitmeye hazırlanırken, tatil olduğunu fark edip tekrar uyumaya benzer. Konuşmak, yolda giderken bir köpeğin sizi çok sevip peşinize takılmasına benzer. Konuşmak, çayınız çok sıcak diye annenizin birazını döküp üstüne soğuk su eklemesine benzer.Konuşmak, çok sevdiğiniz bir şeyi, tokanızı ya da terliğinizi ya da kalem kutunuzu bir türlü bulamadıktan sonra, onu kaybettiğinizi düşünmeye başladığınız sırada, koltuğun altında görmeye benzer. Konuşmak, bir bebeğin eliyle parmağınızı tutmasına benzer. Konuşmak, çilek reçeline benzer. Ben konuşsaydım, bunları anlatırdım size. Böylece, konuşmanın neye benzediğini anlardınız belki. Ben konuşsaydım, ağzımdan çıkan her şeye dikkat ederdim. Çünkü konuşmanın ne kadar değerli olduğunu bilirdim. Ben konuşsaydım, kendimi anlatmaya çalışırdım. Beni anlamanızı isterdim. Ama bu imkânsız, değil mi? Ben konuşsaydım, susardım.


Karışık kaset ise son kırk yılın şarkılarını yad etmek adına bir de kasetten nerelere geldik yahu dedirten ve o geçişleri hayatımızdaki değişimleri hatırlatan bir kitap. Aslında kitap şarkılara eşlik etmiş gibi bir şey. Hikayesi çok güçlü değil hatta başlarda geçlik romanı tadında ama şarkılar şarkılar müzik aşkı kesişince karakterlerle değmeyin keyfime. Bir yandan mutlaka bahsi geçen şarkılar dinlenerek okunmalı efendim, gayet keyifli. Üç karışık kaset hikayenin ana hatları kapakta da yer aldığı gibi aşk şarkıları, yatak şarkıları, umut şarkıları. İçimdeki fırtına şarkısının hikayesi, Mazhar Alanson, Göksel, daha niceleri ve Sezen Aksu'nun deliveren stüdyo kayıtı. Okumaya değer dinlemelere doyulmaz diyorum. Bazen şarkıları aşırı seviyorum!:)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Mor

Mor Menekşe Aç Dostlar ve Altın Gözlü Çocuk

Kuyara & Adako